Her insanın gelişmeye açık bir yönü mutlaka vardır.

Şemsettin Akçay
29 Eylül 2016

Bizim Hikayemiz

Şemsettin Akçay Her şirketin bir hikayesi vardır. Her hikayeninde bir kahramanı. Bizim şirketimizin kahramanı yani kurucusu benim. Bu nedenle bu birazda benim hikayem aslında. Danışmanlık hizmetlerinin ve profesyonel eğitimciliğin ülkemizde bir okulu henüz yok. Bu sektörde çalışanlar usta çırak ilişkisi ile yetişiyorlar. Ustanız ne kadar bilgili ve eğitimli ise sizde o kadar başarılı oluyorsunuz. Tabi bütün sırlarını ve deneyimini sizin ile paylaşmış ise. Bu işe başlamadan önce danışmanlık mesleğini öğrenmek için 6 yıl harcadım. Bu süreci ARGE aşaması olarak adlandırıyorum. Bunun için 12 ülke dolaştım. Uluslararası başarılı örnekleri inceledim ve yola öyle çıktım.

Yurt dışında gördüğüm yaklaşımlardan, yaptığımız işin işletmelere sağladığı katkı oranında fiyatlandırılması gerektiğini öğrendim. Ben buna Performansa Dayalı Danışmanlık adını verdim. Yani işletmeye ölçülebilir bir kâr sağlamıyorsanız işinizi yapmamışsınız demektir. Sonuç başarısız olunca bahane bulmak kolaydır. Ben danışmanlık yaklaşımı olarak sadece fikir vermek ve görüş bildirmenin yeterli olmadığını düşünüyorum. İyi bir danışman filen işin içine girmelidir. İstenen sonuca ulaşmak için gerekli tüm faaliyetlerin yapıldığına emin olmalıdır. Gerektiğinde sahada olmalıdır. Sadece anlatmak yetmez, göstermek ve uygulamak gerekir. Başarılı projelere ve iş sonuçlarına ancak bu şekilde ulaşılabilir.

Şemsettin Akçay
Satış Pazarlama ve Inovasyon Mühendisi

Bir Kariyer Hikayesi

Bulvar Palas Oteli’nde başlayıp Bilkent Otel’de son bulan yaklaşık 10 yıllık otelcilik deneyimi kazandım. 1993 Yılında katıldığım uluslararası Eğitimcinin Eğitimi konulu seminerinde anlatılanlar ilgimi çekmesine rağmen, eğitimciler gereken performansı gösterememişti. Beş gün süren eğitim süresince yapmış olduğum geri bildirimlere aldığım yanıt "Siz zaten diğer katılımcılardan daha bilgilisiniz neden bu eğitime katıldınız ki?" şeklindeki yaklaşımlarla başladı, sonunda "Lütfen eğitim sonuna kadar herhangi bir görüş ve öneri bildirmeyin" önerisi ile sonuçlandı. O gün yetişkin eğitiminde uygulanan yeni eğitim tekniklerini araştırmak ve bu alanda çok iyi bir eğitimci olmaya karar verdim.

1993 Yılında kendimi bu alanda nasıl geliştirebileceğimi araştırırken Serenas Turizm’in sahibi Mustafa Gürbüz vesilesiyle JCI (Junior Chamber International) adında uluslararası bir organizasyon ile tanıştım. Yaşayarak öğrenme felsefesinin uygulandığı bu organizasyonun faaliyetlerinde ve uluslararası aktivitelerde istediğim gelişme fırsatını yakaladım. Kurum içerisinde, Türkiye ve diğer ülkelerde gönüllü olarak verdiğim eğitimlerle kısa süre içerisinde eğitimcilik kariyerim başlamış oldu.

1993 yılında CEO Jim Carter (James Edward Carter)’ın isteği üzerine Sports International’da İdari Kontrolör olarak onunla çalışmaya başladım. Sıfırdan bir işletmenin nasıl yaratılacağını uygulayarak öğrendim ve fitness ve spor merkezi olarak yeni bir sektörün ortaya çıkmasına katkı sağladım. Bugün sektörde bir okul olarak adlandırılan bu işletmenin alt yapısının ve çalışma sistematiğinin oluşturulmasında büyük emeğim oldu. Yabancı sermaye ortaklığı olan Sports International’in kuruluş aşamasında itibaren ulusal ve uluslararası alanda deneyimler kazandım. Turizm sektöründeki tecrübelerimin yanı sıra burada, sıfırdan işletme kuruluşu, mükemmel yönetim, personel yönetimi ve eğitimi, bir hayalin pazarlanması ve satışı alanındaki deneyimlerimi kat be kat geliştirme fırsatını yakaladım. Bugün sektörde yaratılan bu başarı öyküsü (satış ve pazarlama başarısı yönü ile) hala taklit edilememiştir.

12 Aralık 1998 Tarihinde Adana’da verdiğim “Stratejik Planlama” eğitiminde katılımcılardan birisi de Prof. Dr. İlhan Yücel’di. İlhan hocam kurulalı henüz bir yıl olan Çağ Üniversitesinin kurucu rektörü olarak görev yapıyordu. Kendisi ile kahve molası sırasında tanışma ve sohbet etme fırsatım oldu. Kendisi çok hızlı düşünen, yazan, olayları kolayca sentezleme yeteneği olan, teori ile pratik yaşamı birleştiren mükemmel bir zekâya sahip bir bilim insanıydı. Prof. Dr. İlhan Yücel "Verdiğin eğitimdeki motivasyon ve gözlerindeki pırıltı beni çok etkiledi. Neden bu işi profesyonel olarak yapmıyorsun. En kısa sürede kendi işini kurmalısın." sözleri beni yürekten etkilemişti. Kendisine henüz hazır olmadığımı, daha öğrenmem ve eksiklerimi tamamlamam için çok çalışmam gerektiğini söyledim. Bana en kısa sürede kendi işimi kurmamı tavsiye etti. Yaptığım işi en güzel geliştirme yolunun kazanacağım deneyimler olduğunu belirtti ve bu alandaki uluslararası gelişmeleri de yakından takip etmemi önerdi. Eğer istersem Çağ Üniversitesinde ders verme imkânı sunabileceğini söyledi. Kendisine çok teşekkür ettim. İlhan hocamın söyledikleri beni çok mutlu etmişti. O gün en kısa sürede kendi işimi kurmaya karar verdim.

James Edward Carter ile birlikte çalıştığım dönemde “Çalıştığınız işten hem keyif alıyor hem de para kazanıyorsanız doğru yerdesiniz. Aksi halde işinizi değiştiriniz” söylemini kendime ilke edindim. İlk sahne tozunu üniversite yıllarında Müşfik Kenter’in hocalık yaptığı Hülleci oyunundaki Hilmi Efendi rolüyle yaşamıştım. Müşfik hocanın da “Yaptığınız işi severek yapın. Sevgisiz hiç bir şey olmaz” cümlesini de hiç unutmamış olmam yapmak istediğim işin Eğitim ve Danışmanlık alanında olduğu fikrini pekiştirdi.

Üstelik kişiliğim de buna çok uygundu. İnsanlarla fikir alışverişini, bildiklerimi onlarla paylaşmaktan duyduğum keyif, öğrenmek, öğrenmek ve daha çok öğrenmek isteğim “Her insanın gelişmeye açık bir yönü mutlaka vardır” felsefesiyle 1999 yılında kendi şirketimi Aktifeğitim Ltd. Şti.’ni kurmaya kadar götürdü. Yaşadığım deneyimlerle bugüne kadar gelişmeye açık bir yönü olmayan birisine rastlamadım. En vasıfsız, en kötü performans gösterdiği söylenen personelden bile mucizeler yaratmanın mümkün olduğunu gördüm. Yeter ki sistemler insanların içindeki performansı ve iş yapma arzusunu engellemesin, onlara içindeki performanslarını ortaya koyabilmeleri için gereken fırsatları tanınsın.

Şirketi kurmadan önce eğitim ve danışmanlık çalışmalarını incelemek için uluslararası alanda altı yıl AR-GE çalışması yaptım. Uluslararası şirketlerde 1940’lardan bugüne kadar başarı ile uygulanan Şirket Üniversiteleri / Akademileri alanını kendime uzmanlık alanı olarak seçtim. Bu alanda faaliyet gösteren uluslararası başarılı şirket akademilerini yakından inceledim.

EI-AH&LA (Educational Institute of the American Hotel and Lodging Association) Türkiye’deki temsilcisi, BİLSİT Şirketinin kurucusu Prof. Dr. Cem Alpar ile tanıştığımızda ise şirketi kuralı henüz üç ay olmuştu. Kendisi işimizi ve işletmemizi nasıl büyüteceğimize ve danışmanlık, eğitim sektöründe nasıl bir yol izlememiz gerektiğine dair çok yararlı önerilerde bulundu. Kendisinden çok etkilenmiştik. O gün yaptığımız sohbette Dünya Gazetesinde yazı yazdığını öğrendim. Bizi dünya gazetesi ile tanıştıran oydu.

O günden sonra Dünya Gazetesi bizim iş dünyasındaki rehberimiz oldu. Türkiye’deki tüm sektörleri ve illerdeki gelişmeleri buradan takip ettik. Dünya Gazetesi bizim için, ihtiyaç duyduğumuz tüm bilgileri toplayan bir bilgi kaynağı oldu. Her sektör ekini önceki ile kıyasladık, her ili bir önceki yayın ile karşılaştırarak o ildeki gelişmeleri yakından izledik. Bir önceki sayıda kimler ilan vermişti. Oda veya sektör temsilcileri neler söylemişti ve neler değişmişti. Bu sayede yaşanan günlük ekonomiden hiç kopmadık.

1999 yılından bu yana Profesyonel anlamda;

EL-AH&LA (Educational Institute of the American Hotel and Lodging Association) Türkiye temsilcisi BİLSİT’in kurucusu Prof. Dr. Cem Alpar’ın teklifiyle İşletme Yönetimi ve Kalite ile ilgili dersler verdim.

HÜFAM Hacettepe Üniversitesi Finansal Araştırmalar Merkezi’nde İnsan Kaynakları, London School of Public Relations’da Halkla İlişkiler ve İş Geliştirme, London College of Management’de İleri Düzey İşletme Yönetimi Programı ve Pazarlama alanlarında eğitimler verdim.

Ülkemizde eğitim ve danışmanlık alanındaki yazılı kaynak eksikliğini görerek bu alanda yazmaya başladık. İddialı olduğumuz E2 Sensei Akademisi – Eğitimcinin Eğitimi programında katılımcılardan ‘’Eğitim oyunları örneklerini nasıl bulabiliriz’’ geri bildirimleri neticesinde Halen Türkiye’deki ilk ve tek kaynak olan Eğitim Oyunları El Kitabı’nı yazdık. Yaklaşık 911 sayfa (A4) olan yayını 2005 yılında satışa sunduk. Bugüne kadar profesyonel eğitimciler ve insan kaynakları uzmanları için 80’den fazla kullanıma hazır eğitim kaynakları / yayını hazırladık.

Kurumsal Gelişimin ve Başarının her kurumun içerisinde kalıcı bir eğitim modeli oluşturmakla çok daha mümkün olacağı deneyimleri, birinci uzmanlık alanı olarak Şirket Üniversiteleri / Akademileri modelini Türkiye’deki ilk Şirket Akademisi olan 1999 yılında MagicLife otel zincirinde uygulamaya geçirilmesini sağladık.

Kurumsal kapasiteyi geliştirmek için üç farklı yol izlemekteyiz:

Kurum içi Eğitimcileri Geliştirmek: Bazı kurumlar İnsan Kaynakları veya Eğitim Yöneticisi olarak kurum içerisinde görev alacak eğitimciler yetiştirmek veya mevcut eğitimcileri geliştirmek, güçlü bir eğitim ekibi yaratmak istiyorlar. İşletmenin yer aldığı sektöre ve kurumsal ihtiyaçlara uygun genel katılıma açık veya kurum içi seminerlerle kuruma özel eğitimler düzenlemekteyiz. İstenildiği takdirde kurum içi akademi modelini beraber tasarlıyor ve uyguluyoruz.
Eğitimci olmayanları Eğitmek: Eğitimci olmayanları belirli bir konuyu (ürün tanıtımı, bireysel gelişim konuları vb) aktarmak üzere eğitmek isteyen kurumlar için özel çözümler sunuyoruz. Aktifeğitim olarak bu kişilerin eğitimci niteliklerinin gelişmesine katkı sağlayacak dokümanlar ve seminerlerle destek oluyoruz. Profesyonel olarak hazırlanmış olan eğitim setlerimizi kullanarak bu tür ihtiyacı olan kurumlarda da aktif katılımcı, keyifli ve etkili seminerler verebilmesine yardımcı oluyoruz.
Bire bir koçluk çalışmaları: Profesyonel olarak eğitimci olmak isteyen ancak genel katılıma açık eğitim seminerleri için zamanı olmayan kişilere de bire bir koçluk çalışması ile destek veriyoruz. Kişilerin verdiği eğitim programlarına katılarak, eğitim sitilleri, yetkinlikleri, anlattığı konularla ilgili buz kırıcılar, aktiviteler, eğitim oyunları hazırlıyor deneyimlerinin ve bilgi birikimlerinin artmasına yardımcı oluyoruz.

Şirket Üniversiteleri / Akademileri alanındaki başarımızı izleyen ikinci uzmanlık alanımız ise, satış, inovasyon ve iş geliştirme mühendisliği yaklaşımı oldu. İyi tasarlanan sistemlerle işletmelerin satış karının 12-15 aylık dönemlerde %100 den fazla büyüyebileceğini satış, inovasyon ve iş geliştirme mühendisliği modeli çalışmaları ile ortaya koyduk.

Hızla gelişen Eğitim ve Danışmanlık Sektöründe yerini almak isteyenler için; Aktifeğitim Akademisi Performansa Dayalı Danışmanlık Metodunu oluşturduk. Danışmanlık ve eğitim sektöründe iş kurmak isteyenlere yönelik özel hizmetler sunmaktayız. Bugüne kadar 26 danışmanlık firmasına danışmanlık ve eğitim hizmeti verdik.

Kısa sürede etkin bir ciro ve kâr artışına ihtiyacın olan işletmelere yönelik performansa dayalı Sistem 333 Geometrik büyüme anahtarı Pazarlama Danışmanlığı hizmet modelini 2008 yılında oluşturduk. Danışmanlık ve eğitim hizmetlerini bir bütün olarak sunulduğu Sistem 333 modelinde işletmeye yaratılan kâr oranında ücretlendirme yaklaşımı ile danışmanlık sektöründe yeni bir model yarattık.

2010 yılında işletmelerde çalışan profesyonellere yönelik basılı ve e-kitaplar yayınlayan okuntu yayınlarını (www.okuntu.com) hizmete sunduk. Bu sitede Şemsettin Akçay tarafından yazılan 120’inin üzerinde basılı kitap ve e-kitap yer almaktadır.

Her işletmenin büyümeye ve gelişmeye açık en az bir yönü vardır. Doğru yetiştirilen çalışanlarla işletmeleri rekabet üstü bir noktaya kolayca taşımanın mümkün olduğu; Bambu İşletme Koçluk Programını ise 2010 yılında uygulanmaya başladık.

Şemsettin Akçay tarafından İnsan Kaynakları alanına yönelik geliştirilen; YEPKİM (Yetkinlik bazlı Performans, Kariyer, İş Geliştirme ve Mülakat) sistemi 2010 yılında Türkiye’nin büyük savunma sanayi firmalarından birisinde uygulanmaya başlandı. Daha sonra bu çalışma bazı kamu kurumlarında da kısmen uygulanmaya başladı.

YEPKİM sistemi ile ülkemizde insan kaynakları alanında en çok ihtiyaç duyulan yetkinlik bazlı yapılanmaya her sektörde uygulanabilecek temel bir standart oluşturduk. Yepkim çalışması hazırlık adımlarından olan ipek atölyesi uygulanan kurumların süreç haritalarını benzersiz yaklaşımı ile tümüyle değiştirdi ve işletmeleri ölçülebilir ve yönetilebilir bir modele ulaştırdı.

Ülkemizde imalat alanında yer alan işletmelerin rekabet gücünü devam ettirebilmeleri için her alanda yenilik yapmaları kaçınılmazdır. İşletmelerin yeniliklere açık olmaları, yaratıcı düşünceyi teşvik etmeleri ve bu doğrultuda bir işletme kültürü oluşturmaları gerekir. Karşılaşılan en temel sorun yenilik ve yaratıcı çözümlerin nasıl üretileceğidir. KOBİ’lerin bu ihtiyacına yönelik olarak oluşturduğumuz TRIZ Yaratıcı Mühendislik ve Inovasyon Akademisi danışmanlık hizmetini 2010 yılında uygulamaya başlandık.

Başarımızı sağlayan en önemli ilkelerinden birisi de her yıl iki ayrı konuda uzmanlaşmaktır. Bazen müşterilerimiz bizdeki bu gelişim hızına hayret ediyorlar. Japonya’da öğrendiğimiz kaizen tekniklerini iş haritaları uygulamaları ile harmanlayıp yıllardır çalıştığımız her alanda başarıyla uyguluyoruz. Bu yaklaşım sayesinde yeni bir alanda veya sektörde gereken bilgi birikimi edinme süremizi altı ay gibi kısa bir süreye indirdik. Bu çalışma yöntemi, üstlendiğimiz danışmanlık projelerini çok farklı bakış açıları ile görmemizi ve başarı oranının her geçen gün yükseltmemizi sağlıyor.

Üç yıldır üzerinde çalıştığımız Nisgami Eğitim ve Gelişim Atölyeleri yaklaşımını ise 2016 yılında hizmete sunduk.